الضب
28- Keler
أخبرنا
قتيبة بن سعيد
قال حدثنا
مالك عن عبد الله
بن دينار عن
بن عمر أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم وهو على
المنبر سئل عن
الضب فقال لا
آكله ولا
أحرمه
[-: 4807 :-] ibn Ömer'in bildirdiğine
göre, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) minberdeyken, kendisine keler
hakkında sorulunca:
"Onu ne yerim, ne de
haram kılarım" buyurdu.
Mücteba: 7/197; Tuhfe:
7240
Diğer tahric: Buhari
(5536, 7267), Müslim 1943 (39, 40, 41, 1944), İbn Mace (3242), Tirmizi (1790),
Ahmed, Müsned (4497), İbn Hibban (5264).
أخبرنا
قتيبة بن سعيد
عن مالك عن
نافع وعبد الله
بن دينار عن
بن عمر أن
رجلا قال يا
رسول الله ما
ترى في الضب
قال لست بآكله
ولا محرمه
[-: 4808 :-] ibn Ömer'in bildirdiğine
göre bir adam: "Ey Allah'ın Resulü! Keler hakkında ne dersin?" diye
sorunca, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Onu ne yerim, ne de
haram kılarım" karşılığını verdi.
Mücteba: 7/197; Tuhfe:
7240
أخبرنا كثير
بن عبيد عن
محمد بن حرب
عن الزبيدي
قال أخبرني
الزهري عن أبي
أمامة بن سهل
عن عبد الله
بن عباس عن
خالد بن
الوليد أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أتي بضب
مشوي فقرب
إليه فأهوى
إليه بيده
ليأكل منه قال
له من حضر يا
رسول الله إنه
لحم ضب فرفع
يده عنه فقال
له خالد بن
الوليد يا
رسول الله
أحرام الضب
قال لا ولكن
لم يكن بأرض
قومي فأجدني
أعافه فأهوى
خالد إلى الضب
فأكل منه
ورسول الله
صلى الله عليه
وسلم ينظر
[-: 4809 :-] Halid b. Velıd'in
naklettiğine göre Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'e pişirilmiş bir keler
getirilince, yemek için elini uzattı. Oradakilerden birisi:
"Ya Resulalıah! Bu
keler etidir" deyince Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) elini
çekti. Halid b. Velıd: "Ey Allah'ın Resulü! Keler haram mıdır?" diye
sorunca Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) :
"Hayır, fakat o
benim kavmimin toprağında bulunmaz ve ben ondan tiksiniyorum" buyurdu.
Bunun üzerine Halid gidip kelerden yemeye başladı, Nebi (sallallahu aleyhi ve
sellem) de ona bakıyordu.
Mücteba: 7/197; Tuhfe:
3504
Diğer tahric: Buhar!
(5391, 5400, 5537), Müslim (1945), İbn Mace (3241), Ebu Davud (3794), Ahmed,
Müsned (16812), İbn Hibban (5263).
أخبرنا أبو
داود قال حدثنا
يعقوب بن
إبراهيم قال
حدثنا أبي عن
صالح عن بن
شهاب عن أبي
أمامة بن سهل
عن بن عباس
أنه أخبره أن
خالد بن
الوليد أخبره
انه دخل مع
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم على
ميمونة بنت
الحارث وهي
خالته فقدم
إلى رسول الله
صلى الله عليه
وسلم لحم ضب
وكان رسول
الله صلى الله
عليه وسلم لا
يأكل شيئا حتى
يعلم ما هو فقال
بعض النسوة
ألا تخبرن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم ما يأكل
فأخبرته أنه
لحم ضب فتركه
قال خالد سألت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أحرام هو
قال لا ولكنه
طعام ليس في
أرض قومي فأجدني
أعافه قال
خالد
فاجتررته إلي
فأكلته ورسول
الله صلى الله
عليه وسلم
ينظر وحدثه بن
الأصم عن
ميمونة وكان
في حجرها
[-: 4810 :-] ibn Abbas'ın
bildirdiğine göre, Halid b. Velİd Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile
beraber Halid'in teyzesi, Meymune binti'el-Haris'in yanına girdiklerinde Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e keler eti ikram edildi. Nebi (sallallahu aleyhi
ve sellem) bir şeyin ne olduğunu bilmeden yemezdi. Kadınlardan birisi:
"Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e yiyeceği şeyin ne olduğunu
söylemeyecek misiniz?" diye sorunca, etin keler eti olduğunu söylediler.
Bunun üzerine Allah'ın Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) yemekten vazgeçti.
Halid der ki:
''Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e bunu yemek haram mıdır?" diye
sorunca, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): ''Hayzr fakat o benim
kavmimin toprağlnda bulunmaz ve ben ondan tiksiniyorum" buyurdu. Bunun
üzerine ben keleri önüme çekip yemeye başladım. Bu sırada Nebi (sallallahu aleyhi
ve sellem) bana bakıyordu ."
Meymune'nin himayesinde
olan İbnu'l-Asam, hadisi Meymune'den nakletmiştir
Mücteba: 7/198; Tuhfe:
3504
أخبرنا
إسماعيل بن
مسعود قال
حدثنا خالد
قال حدثنا
شعبة عن أبي
بشر عن سعيد
بن جبير عن بن
عباس قال أهدت
خالتي إلى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أقطا
وسمنا وأضبا
فأكل من الأقط
والسمن وترك
الأضب تقذرا
وأكل على مائدة
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم ولو كان
حراما ما أكل
على مائدة
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
[-: 4811 :-] ibn Abbas bildiriyor:
Teyzem, Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'e, kurutulmuş yoğurt (keş), yağ ve
keler eti hediye edince, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), keş ve
yağdan yedi, ama kelerden tiksinip yemedi. O keler eti Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem)'in sofrasında yendi. Eğer haram olsaydı onun sofrasında
yenilemezdi.
Mücteba: 7/198; Tuhfe:
5448
Diğer tahric: Buhari
(2575, 5389, 5402, 7358), Müslim (1947), Ebu Davud (3793), Ahmed, Müsned
(2299).
أخبرنا زياد
بن أيوب قال
حدثنا هشيم
قال أنبأنا
أبو بشر عن
سعيد بن جبير
عن بن عباس
أنه سئل عن
أكل الضباب
فقال أهدت أم
حفيد إلى رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
سمنا وأقطا
وأضبا فأكل من
السمن والأقط
وترك الضباب
تقذرا لهن فلو
كان حراما ما
أكل على مائدة
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم ولا أمر
بأكلهن
[-: 4812 :-] ibn Abbas'a keler eti
yemenin hükmü sorulunca: ''Ümmü Hufeyd Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem)'e yağı kurutulmuş yoğurt ve keler eti hediye edince, ''Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem) yağ ve kurutulmuş yoğurttan yedi ,ama kelerden
tiksindiği için yemedi. Eğer keler yemek haram olsaydı, ne yenirdi, ne de Nebi
(sallallahu aleyhi ve sellem) onun yenmesine müsaade ederdi" cevabını
verdi.
Mücteba: 7/199; Tuhfe:
5448
أخبرنا
سليمان بن
منصور البلخي
قال حدثنا أبو
الأحوص سلام
بن سليم عن
حصين عن زيد
بن وهب عن
ثابت بن يزيد
الأنصاري قال
كنا مع رسول
الله صلى الله
عليه وسلم في
سفر فنزلنا
منزلا فأصاب
الناس ضبابا
فأخذت ضبا
فشويته ثم
أتيت به النبي
صلى الله عليه
وسلم فأخذ
عودا يعد به
أصابعه ثم قال
إن أمة من بني
إسرائيل مسخت
دواب في الأرض
وإني لا أدري
أي الدواب هي
قلت يا رسول
الله إن الناس
قد أكلوا منها
قال فما أمرنا
بأكلها ولا نهى
[-: 4813 :-] Sabit b. Zeyd el-Ensari
anlatıyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile beraber yolculuktayken
bir yerde konakladığımız zaman insanlar keler yakaladı. Ben bir tane alıp
pişirerek Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e götürdüm. Nebi (sallallahu
aleyhi ve sellem) bir çubuk alarak onunla kelerin parmaklarını saydı ve:
"İsrail
oğullarından bir topluluk bir çeşit hayvana dönüştürülmüştü. Ben, hangi hayvana
dönüştürüldüklerini bilmiyorum" buyurdu. Ben: "Ey Allah'ın Resulü!
insanlar bundan yediler" deyince, ne yememizi emretti, ne de yasakladı.
Daha sonra, 6615,
6616, 6617, 6618'de tekrar gelecek. - Mücteba: 7/199; Tuhfe: 2069
Diğer tahric: Ebu
Davud (3795), İbn Mace (3238), Ahmed, Müsned (17931), Tahavi, Şerh
Müşkilu'l-Asar (3277,3278,3279,3280,3281).
أخبرنا عمرو
بن يزيد قال
حدثنا بهز بن
أسد قال حدثنا
شعبة قال
حدثني عدي بن
ثابت قال سمعت
زيد بن وهب
يحدث عن ثابت
بن وديعة قال
جاء رجل إلى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم بضب فجعل
ينظر إليه
ويقلبه وقال
إن أمة مسخت
لا يدرى ما
فعلت وإني لا
أدري لعل هذا
منها
[-: 4814 :-] Sabit b. Vedia
bildiriyor: Bir adam Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e birkaç keler
getirince, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) onlara bakıp inceledi ve:
"Bir toplum, insan
şeklinden hayvan'a döndürülmüştü, onlara ne yapıldığı bilinmiyor. Bilmiyorum
belki bu da onlardandır" buyurdu.
Mücteba: 7/200; Tuhfe:
2069
Diğer tahric: Ebu
Davud (3795), İbn Mace (3238), Ahmed, Müsned (17931), Tahavi, Şerh
Müşkilu'l-Asar (3277,3278,3279,3280,3281).
أخبرنا عمرو
بن علي قال
حدثنا عبد
الرحمن قال حدثنا
شعبة عن الحكم
عن زيد بن وهب
عن البراء بن
عازب عن ثابت
بن وديعة أن
رجلا أتى
النبي صلى
الله عليه
وسلم بضب فقال
إن أمة مسخت
فالله أعلم
[-: 4815 :-] Sabit b. Vedia'nın
naklettiğine göre bir adam Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'e bir keler
getirince, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Bir toplum, insan
şeklinden ancak Allah'ın bildiği bir türe dönüştürüldü" buyurdu.
Mücteba: 7/200; Tuhfe:
2069
Diğer tahric: Ebu
Davud (3795), İbn Mace (3238), Ahmed, Müsned (17931), Tahavi, Şerh
Müşkilu'l-Asar (3277,3278,3279,3280,3281).